Kendimizi sorumlu hissediyoruz, çevremizdeki her konu bizim sorumluluğumuz altında biliyoruz. Bütün projelerimizi de bu bilinçle planlıyoruz. Sorumluluk öncelikle çocuklarımızdan başlıyor, çocuklarımıza verdiğimiz önem gibi önem veriyoruz yaptığımız işlere, her adım bize bilinçli olmayı ve farkındalıkla hareket etmeyi hatırlatıyor.
Her şeyin fazlalaşırken toprağın azaldığının farkındayız mesela, daha fazla yeşil, daha fazla toprak olmalı etrafımızda, elimizden geldiğince doğaya yaklaşmalı, nefes alırken içimize daha derin çekmeliyiz…
Gökyüzüne daha çok bakmalıyız, güneşin doğuşunu da batışını da bazen izlemeliyiz mesela… Ve en önemlisi, sorumluluklarımızın farkında olmalı, öyle yaşamalı, öyle planlamalıyız hayatı.
Teknoloji deyince hepimizin aklına gelen başlıklar aynıdır. İleri teknoloji telefonlar, çağ harikası bilgisayarlar, konuşmanız ile açılan ışıklar, sesinizden sizi tanıyan kasalar, gözünüzü okuyup kilitlenen ya da açılan kapılar, parmak izinizle çalışan otomobiller, akıllı ev sistemleri ve sayamayacağımız yüzlerce benzer durumlar. Bugün en son teknolojik aleti alıyoruz desek bir ay geçmeden daha yenisinin çıktığını öğrenebiliyoruz.
Ev bilgisayarları devrimi ile birlikte ortaya çıkan en iyi şey, insan mantığının sınırlı olduğunun anlaşılmasıdır mesela… Çünkü teknolojik hayat sınır tanımıyor. Akıllı ev sistemlerinin nereden nereye geldiğini takip ederken, “neleri projelerimizde uygulamalıyız” sorusunu sürekli soruyoruz kendimize ve sürekli bu sorunun cevabını arayarak planlıyoruz işlerimizi.
İkisi de birbirinden ayrılmaz bir bütündür diyebiliriz, biliyoruz ki, sağlıksız bir spor ya da sporsuz bir sağlık olamaz. Yaşam şartları her birimizi bu konuların ikisinden de uzaklaştırıyor yavaş yavaş, sağlığımıza da sporumuza da dikkat edemiyoruz. Ne kadar da dikkat etmeye çalışıyor olsak yaşam şartları buna izin vermiyor, spor yapacak alanlarımız kısıtlı mesela ya da yakınımızda bile olsa bizi cezbeden bir
tarafı eksik nedense. Sağlık konusu ise en büyük servetimiz olmasına rağmen yine çevresel faktörlerden dolayı hep bir tarafları eksik kalıyor, sağlıklı beslenememe durumu da buna eklendiğinde sağlık sorunları adı altında bir başlığımız ilk gündem konumuz haline gelebiliyor.
Yaşam alanları inşa ediyor olmamız, sağlık ve sporun hayatımızın en önemli parçası olduğu gerçeğini de her defasında bize hatırlatıyor. Spor alanlarına ve sağlıklı yaşam konusuna projelerimizin tamamında dikkat ediyoruz.
Güven, Kalite ve Estetik… Olmazsa olmazlarımız diyeceğimiz üç ana unsurumuz.
Kendinizi güvende hissedeceğiniz yaşam alanları yaratıyoruz.
Kaliteli olması için her ayrıntıyı düşünüyoruz.
Estetik ise, gururla ve mutlulukla içinde yaşayabileceğiniz evlerinizin ayrılmaz bir parçası olacak.
Bunların tamamına bağlı kalacağız çünkü biz bir aileyiz ve projelerimizde de bizim gibi aileler yaşayacak ve mutlu komşularımız olacak.